Grammy ödüllü gitarist
Sharon Isbin'in 'Mükemmel sahne kontrolü virtüözce tekniğini ve müzikal zarif yorumunu bütünlemektedir' sözüyle, İngiliz Classical Guitar dergisinin ise 'olağanüstü yetenekli bir yorumcu' ve 'gitar repertuarına yeni eserlerle damgasını vurmuş bir kültür elçisi' ifadeleriyle tanımlayıp kapak yaptığı
Cem Duruöz'ün, dördüncü solo albümü Anadolu Hazineleri, A.K. Müzik etiketiyle müzikseverlerin beğenisini sunuluyor.
Dünyanın dört kıtasında konserler veren; New York Carnegie Hall'da verdiği Türkiye'de Gitar resitaliyle adından söz ettiren ve şimdiye dek bir çok eserin ilk seslendirilişini gerçekleştiren Cem Duruöz, Anadolu Hazineleri'nde Türk müziğinden çeşitli örnekleri kendi düzenlemeleriyle yorumluyor.
Anadolu Hazineleri, virtüöz bağlama sanatçısı Ali Ekber çiçek'in Haydar Haydar,'ıyla açılıyor ve Türk halk müziği repertuarının en çok sevilen parçalarından Yüksek Yüksek Tepelere ile devam ediyor.
17. Yüzyıl ozanlarından Karacaoğlan'ın yazdığı düşünülen Bozlak'ın girişinde Cem Duruöz; Aşık Veli'nin üryan Geldim eserinden esinlenerek yazdığı uzun havayı seslendirdikten sonra sıra Mehter müziğinin en önemli örneklerinden olan Kolbaşı'na geliyor.
Türk müziğinin başyapıtlarından Sultaniyegah Sirto'nun arkasından gelen Cadenza Anatolia ise besteci David Hahn'ın Cem Duruöz için yazdığı Anadolu Konçertosu'nun; dördüncü bölümünde kullanmak üzere Duruöz tarafından yazılmış, çeşitli Türk melodi ve ritimleri içeren bir kadans...
Cem Duruöz, Anadolu Hazineleri'ni dinleyicilerle paylaşırken
Şerif Muhiddin Targan'ın Nihavend Semaisi, Karadeniz Bölgesi'nden hızlı bir dans olan Batum ve
Nayi Osman Dede'nin Bahir adlı eserlerini de ihmal etmiyor. Klasik Türk müziği ve Türk halk müziği repertuarınınen sevilen eserlerine yepyeni bir bakışla yaklaşan Duruöz Ege Bölgesi'nden kahramanlık teması işleyen ve erkeklerin oynadığı Kadıoğlu Zeybeği, bir İstanbul aşk şarkısı olan Kâtibim, Saddetin Kaynak'ın ölümsüz eseri çile Bülbülüm, bir çok kültürün kendisine mal ettiği Doğu Anadolu türküsü Sarı Gelin ve Türk müziğinin ölümsüz yapıtlarından Nihavend Longa'yı bu albüme yepyeni yorumlarıyla ekleyip Anadolu'nun sesini dünyaya duyuruyor.
